

Doğal Doğum
Aslında kadınlar yüzyıllardır doğuruyor. Bedenimiz bunu mükemmel bir uyum içinde çalışarak başarıyor. Ama son zamanlarda doğumun hastanelere taşınmasıyla annelerimiz doğuramamaya başladılar ve sezaryen oranlarımız giderek arttı.
Devamını Oku

Aktif Doğum
Aktif doğum felsefesi 1970’lerin sonlarına doğru İngiltere’de Janet Balaskas tarafından tanımlanır. Bu felsefenin temel mantığı kadının bedenini izlemesi ve kendi içgüdülerini takip etmesine dayanır. Aktif doğum tamamen içgüdüseldir.
Devamını Oku

Suda Doğum
Suda doğum denince belki de en sık akla gelen soru şudur: “Bebek su altında nefes alır mı?” Suda doğan bebek annesinin karnındaki sudan doğum havuzundaki suya doğar. Bebek doğum havuzundaki ilk anlarında ihtiyaç duyduğu oksijeni tıpkı anne karnında olduğu gibi kordondaki anne kanından alır.
Devamını Oku

Gebelik Takibi
Gebelik yaklaşık 40 haftalık bir süreç. Bu süre boyunca sağlıklı bir anne ve sağlıklı bir bebek için düzenli kontrollerin yapılması şart. Bu süreçte biz de anne adaylarını yakından takip ediyoruz.
Devamını OkuTedaviler
Yorumlar
Hamileyken buradaki yorumları okuyup ağladığım zamanlarım olmuştu. Bebeğimin doğum hikayesi nasıl olacak diye çok merak ediyordum. Şimdi ise bu güzel hikayeyi buraya yazıyorum…Yeşim Hoca benim ve bebeğimin hayattaki en güzel şansı. Hep destekleyen, bebeğine ve senin bedenine inanan, doğum psikolojisine hakim, annenin kararlarını-isteklerini önemseyen bir doktor. Sanki yıllardır tanıyormuşum da şimdi karşılaşmışım gibi. İyi ki Yeşim Hocayı seçtik. Bebeğimizin doğum hikayesi ise şöyle: Benim ağrılarım 1 gün önceden çoktan başlamıştı. Hatta sabahleyin eşimle haberleşelim gün içinde diye konuştuk. Evde ailem olduğu için onlara belli etmemeye çalışıyordum. Panik oluyorlardı. Eşim geldiğinde ağrılarım sıklaştı. E bebeğimde biliyor, babası geldi artık rahatlama vaktiydi 🙂 Sonra Yeşim Hocamla iletişime geçip hastaneye geçtik. Hastanede Ebe Dilek Yalçınkaya ile buluştuk. (Ah hala unutamıyorum ve öyle minnettarım ki Dilek Ebeye. Ailemdeki olumsuz ebe senaryolarını darma duman etti ve bize muhteşem bir destek sağladı. Bu süreçte doğum psikoloğumuz Sinem Günbatar Yılmaz’da bizimleydi. Bana olan psikolojik desteği sayesinde doğum sırasında hep aktif kararlar alabildim). Hastaneye gittiğimde açıklığım 4 cmdi. Yarım saat sonra 5 derken hızlı bir ilerleyiş vardı. Ben belli aşamadan sonra epidural desteği aldım. Normal doğum dozu olarak yapıyorlar epidurali. Her şeyi hissediyorsunuz sadece ağrı düzeyiniz azalıyor (Benim sürecimde iyi geldi, tamamen tercih meselesi). Sonra açılmam çok hızlandı ve 5,5 saat içinde doğumhanedeydik. Yeşim Hocam geldi ve peşinden 10 dk içinde Beramız doğdu. Doğumhanede ışıkların kapatılmasını ve bebeğimin daha loş daha mahrem ortamda doğmasını istemiştim. Hiç unutmuyorum, Yeşim Hocam hemen ışıkları kapattırdı ve kendinin görebileceği kadar ışığını ayarladı. Öyle mutlu oldum ki…Ah anlatacak daha çok şey var…Bebeğim doğdu ve hemen kucağımdaydı. Ten tene temas en çok istediğimdi ve oldu. Lütfen sizde talep edin. Sıcacık bebeğiniz kucağınızda…Son olarak mükemmel bir doktor ve ebe istiyorsanız kesinlikle doğru yerdesiniz. Lavanta kokulu, bol destekli, bol ruha dokunmalı bir doğumdu ve hala her anına hayran kaldığım doğumdu. Bebeğim ve ben başardık! Bu fırsatı sunduğu için Yeşim Hocama tekrar teşekkür ediyorum. Mutlu gebelik süreciniz ve doğumlarınız olsun 🙂
İşte doğa ‘nın hikayesi 18 şubat günü saat 17 civarı şiddetli bir kasılma ile suyum geldi. İlk doğumda yine suyum geldikten 10 saat sonra doğum yaptığım için birde oturdum sancı aralarında oğlumun kreşten gelmesini beklerken yemek yedim (çünkü yemek önemli 😁) sancı şiddetini bütün gün çok yorulmama bağladım ve Kırıkkale den yola çıktık. Bu saatlerde Ankara trafiği korkunç olabiliyormuş yolda kar yağmur fırtınası da cabası oldu aksiyon dolu bir yolculuk yapıyoruz. normalde 1 saat olan yol 2 saat sürdü ve sonunda hastanede ebemiz dilek abla ile buluşabildik. O da ne! ilk muayene 9 cm. ben şoka girdim.hemen Yeşim hanım geldi. Doğa kuzu neredeyse yolda doğacakmış. Hadi havuzu dolduralım diyorum o kadar vakit yok diyorlar. İlk doğumumdan suyun ağrı kesici gücünü bildiğim için ama ben su istiyorum diyorum o zaman epidural isterim diyorum ona da vakit yok. Drum ve ebemiz beni o acı çekme evresinin bittiğine artık ıkınma zamanı rahatlama zamanı geldiğine ikna etmeye çalışıyor ama benim şoktan çeneme vurdu bile. Bütün gün neler yaptığımı anlatıyorum o ara doğumhaneye geçiyoruz bu sefer çatala çıkmam diye tutturuyorum.Drum sabırlı ve sakin tamam diyor çıkma, eşimi otoparka arabasına gönderiyor bagajda öreke (doğum taburesi varmış.) öreke geliyor başka bahanem kalmıyor. Süper bir ürün oturduğum yerden ıkınma lar başlıyor bu sefer yine isyan ediyorum ben yürüycem diyorum hadi koridora çıkaralım seni diyorlar geri gitcem diyorum. Bir türlü akışına bırakamıyorum, derken Yeşim hocam beni oturtup hoş kokulu mumlar yakıp alnıma güzel bir yağ ile masaj yapıyor. Klasik hoş bir müzik açılıyor. Yüzümü ellerine alıp hadi güzelim Bi sakinleş herşey çok güzel olacak diyor. Loş ışıkta güven veren bir ortam var. ben biraz yavaşlıyorum. Ebemiz başını göğsüme yasla ve ıkın diyor sarılmak sakinleşmek ıkınmak o kadar iyi geliyorki. Bu kadar sabır sevgi gösterdikleri için bu samimiyet için ne kadar teşekkür etsem bilemiyorum. Ardından yine dağılıyorum bu sefer eşime sataşmaya başlıyorum geri sakinleşmek için dilek ebemizi çağırıyorum gel Bi sarılayım çok iyi geldi diye 😊 yine başlıyorum ama ben ağrıyı azaltacak yollar istiyordum diye mızmızlanmaya başlıyorum açılan müziğe karışıyorum inşirah suresi istiyorum açıyorlar Meryem suresi geliyor aklıma oda açılıyor. Derken Yeşim hocam artık ikna olayım diye elime bir eldiven veriyor kendin bak bakalım geliyormuymuş doğa hanım diyor. Ve kendimi de muayene etmedim demem herhalde😊 doğa ‘nın başına dokununca sedyeye çıkıyorum yeşim hanım son muayenesini ediyor ve istersen in öreke ye otur tekrar orda yapalım doğumu diyor bu sefer de inmek istemiyorum ama ayaklarımı da çatala koymuyorum onada tamam , geri o ilk müziği açalım diyorum hiç durmadan konuşuyorum. Yeşim hanım ama artık beni güzelce dinle, eğer dinlersen kesisiz bir doğum olabilir diyor artık uslu durma zamanı.. Eşime başımı yukarı kaldır diyorum sancımın yükseldiği anı bildiriyorum Yeşim hocam ve ebemiz ellerinden geleni yapıyorlar 1 2 3 doğa hanım geliyor. Yeşim hocam başı çıkarken tut kızını kendin al diyor ve Doğa kollarımda gözyaşlarım sel. Bol ten temaslı lotus bir doğum oluyor. Kızımı alıp odamıza çıkıyoruz. Süreç bittiğinde mutluluk sarhoşuydum. Uzun uzun yazsamda tüm süreç 1 saat kadar sürdü. Sevgi dolu sabırlı anlayışlı bu ekibe her zaman dua edeceğim. Her şey için teşekkürler
ÖZGÜR’ün doğumu Mesleğimin bir parçası olarak onlarca, yüzlerce doğum hikayesi dinleyen ve eşlik eden biri olarak bizim hikayemizi de paylaşmak için sabırsızlandım bugüne kadar 🙈 çünkü doğum hikayelerimiz önemli 💚 Özgür 39+5 de gelmeye karar verdi ama düzensiz kasılmalarım birkaç gün öncesinden başlamıştı. 25 Aralık saat 07.00den itibaren gelen düzensiz kasılmalarım 25 Aralık gece yarısı gibi 5 dakikada 1e düşmüştü. Saat 02.00 gibiyse artık kasılmalarım 2-3 dakikada bir gelmeye başlayınca hem doktoruma hem de Dilek ebemize haber verdik ve hastanede buluşmak için evden çıktık. Hastanede hem doğum destekçimiz Sinem hem de ebemiz Dilek abla ile buluştuk ve ilk kontrollerden sonra başladık aktif doğum için duşa girmeye, pilates topunun üzerinde hareketler yapmaya, merdiven inip çıkmaya. Her kasılma, her hareket Özgür’ü daha da yaklaştırıyordu bize. Açılmam belli bir seviyeye geldikten sonra hayallerimdeki doğum havuzuna girme zamanı gelmişti. Sıcacık suyun içinde gerçekten rahatladığımı soyleyebilirim. Hatta bir ara mutlaka doğum havuzundan eve almak istediğimi bile söyledim 😅 Zaman geçiyordu (tabii zamanın ne kadar geçtiğini ancak doğum bittikten sonra anladım çünkü doğumda zamanın nasıl geçtigini anlamak pek mümkün değildi) ancak Özgürün daha zamanı vardı belli ki. Ve biz aktif bir şekilde hareket etmeye devam ettik. Her kasılmam geldiğinde koridorda kasılmaları karşılıyordum ve yavaş yavaş Özgür’ün gelmeye hazır olduğunu hissetmeye baslamıştım. Artık biraz desteğe ihtiyacım vardı ve biraz suni sanci ve ebe desteği ile Özgür’ün gelişine daha da yaklaştık. Ve Özgür saat 10.05de kocaman ve açık gözlerle aktı bedenimden kucağima 😊 ve tüm ağrılar bitti o anda. Büyük bir rahatlama ve Özgür kucağımda; yumuşacık bedeni bedenimde ama bu sefer farklı bir dünyada 💚 Eşimin gözündeki şaşkınlığı, kendi sesimdeki heyecanı ve şaşkınlığı ve Özgürün göğsümdeki rahatlamasını ve kolunu boynuma dolayışını hiç unutmayacağım sanırım. Bir süre Özgürle ilk tanışmamızı ten tene temasta yaptık, ilk kontrolleri göğsümde yapıldı. Benim de kontrollerim yapıldıktan sonra hemen ayağa kalktım ve bebeğim kucağımda doğumhaneden yürüyerek çıktım. Biz buna gurur yürüyüşü diyoruz. Odamıza geçer geçmez ise ben dinlenirken Özgür babası ile ten teması ile ilk tanışmalarını gerçekleştirdiler. İşte biz de böyle bir keşkesiz hikaye ile 3 kişilik bir aile olduk 💚 Hoş geldin çocuk 🙏 Evet yoruldum, evet zordu, evet pes etmek istedim, yapamayacağımı düşündüm, sezaryene almalarını söyledim ama doktorum, ebem, doğum destekçim ve en büyük destekçim eşim artık Özgüre kavuşmaya az kaldığını hatırlattılar bana hep. (Eğitimlerde hep hatırlattığımız bir şeydir; en zorlandığın ve pes etmek istediğin yer bebeğine kavuşmaya en yakın olduğun zamandır) ve en onemlisi de bana inandılar, yapabileceğimi hep söylediler. Harika bir ekibin destekleriyle bu keşkesiz hikaye için destek olan herkese minnettarım 🙏🙏🙏
25.09.2021 Minik Günalp’e annesinden bir doğum hikayesi, Kalp atışlarını duymakla başladı her şey. Aynı anda insan kaç duygu hisseder miniğim o zaman anladım. Korku, kaygı, sevinç, şükür, hüzün, heyecan… Eskiden yaşadığım olaylar geldi aklıma sonra çok korktum miniğim seni kaybetmekten. Hep dua ettim, bana bakacağın günü, kokunu hayal ettim her korkudan sonra derin bir nefes aldım. İlk üç ay beklediğimden daha kolaydı. Çok bulantım olmadı, sen daha sağlıklı ol diye diyetime dikkat ettim, her ultrasyonda kalbim güm güm attı, inanır mısın tansiyonum hep o kontrollerden önce arttı. Eve geldim normaldi. Sonra hiç beklediğimiz bir anda kanamalarım başladı miniğim, o anki korkumu sana tarif edemem ama sen güçlüydün, sen bana tutundun, ben sana miniğim. Bir 15 gün yattım senin için, sen de beni hiç üzmedin. Sonra sen içimdeyken en güzel zamanlar başladı. İkinci üç aylık dönemde sana iyice alıştım ve ilk kez içimde kıpırdadığın da kalbim en derin sevgiyle doldu. Seninle birlikte gezdik miniğim. Adana’da baş başa 15 gün kaldık. İnanır mısın ikimiz birlikte 70 kişiye eğitim verdik, Hatayı gezdik ve bol bol kebaplar yedik. Sen çok mutluydun inanıyorum, bana da bunu yansıttın. Baban seninle hep konuştu miniğim sen içimdeyken, o göreve gittiğinde bol bol anneannenlerde kaldık. El bebek gül bebek eğlendik. Seni herkes görmeden çok sevdi. Sonra en zorlu üç aylık dönem başladı miniğim başlarda iyiydi ama sonra kaşıntılar başladı. Bir insan bebeğine alerji geliştirir mi? Annen geliştirdi. Her yerim kaşındı, tüm gece uyuyamadım miniğim, baban destek olmasa o günler nasıl geçerdi bilmiyorum. Saatlerce buz koyduk, o ellerimi tuttu kaşımayım diye. Kontrollerin sıklaştı sonra. Her gittiğimizde kalp atışlarını dinledik. Doğum ne zaman olacak? Nasıl olacak Yeşim doktorunla hep konuştuk. Tüm aile sezaryen ile bir an önce sana kavuşmak istiyordu. Ben ise senin zamanını bekliyordum, sen istediğinde olsun istedim. 40. Haftada artık gelmediğin için miniğin hepimizde hem heyecan hem kaygı çok arttı. İçimizde sorular doktora gittik. Muayeneden sonra hiç beklediğimiz bir anda suyun geldi miniğim neye uğradığımızı şaşırdık. Senin için hazırladığımız eşyaları alıp doğrudan hastaneye gittik. Sonra ne mi oldu miniğim işte orasının tek adı SABIR. Ağrıya sabır, sürece sabır, senin özlemine sabır. Hayal ile gerçek arasında bir zamanda sadece sabır. Hastaneye girdikten 8-9 saat sonra sen geldin dünyaya. Galiba miniğim neden mucize olduğunu düşündüğüm bu saatlerde gizli. O kadar ağrıya ne oldu da sabrettim o da senin sevginde gizli. Her ağrıda,seninle kucağımda doğum haneden çıkacağımız anı hayal ettim. Bir süre sonra sadece akışına bıraktım. Bağırdım, ağladım, inledim, uyudum, güldüm, sustum… Ve sen geldin. Ne büyük şükür, ne büyük rahatlama, tenin tenime değdiğinde ağladım ama sadece mutluluktan, baban da çok ağladı miniğim. O an sadece nefesini hissettim tenimde çok teşekkür ettim herkese. Özellikle doktorum Yeşim’e ve Dilek ebeye. Biliyor musun miniğim baban kesti göbek bağını nasıl heyecanlandı anlatamam. Öyle bir an ki o tarif etmesi çok zor. Sonra doktor amca seni kontrol için aldı. Her şey çok güzel dedi ve benim hayallerim gerçek oldu. Doğumhaneden seninle kucak kucağa çıktım. Odaya geldiğimizde babanla birbirimize ve sana baktık. Minnet, şükür, sorumluluk, mutluluk… Senin olduğuna inanamadık miniğim. Tüm gece insan heyecandan uyuyamaz mı? Uyuyamadım. Sen başucumdaydın ben seni izledim. Mucizeyi izledim. İyi ki benimlesin, bizimlesin miniğim. Eve seninle girdiğimizde ne büyük sorumluluk yüklendi üstümüze sorma, babanla birbirimize baktığımızda şimdi biz ne yapacağız diye düşündüğümüzden eminim ama seninle geçen zamanların kıymetinin büyüklüğünün de farkındaydık. 13 Eylül bundan sonra hayatımın en anlamlı günü. Eylül ayını çok severdim ama şimdi sebebi sensin. Seninle yazacağımız hikâye için sabırsızlanıyorum. Yüzüne her baktığımda içimdeki sevgiyi sana tarif edemem. İyi ki varsın miniğim. Bu benim sana kavuşma hikayem. Annen, Didem
9 gün önce ikinci çocuğumuzu kucağımıza aldık. Sezaryen doğumum gayet rahat geçti. Epidural anestezi ile doğum yaptım. Güleryüzlü, rahat ve profesyonel ekip arkadaşları sayesinde rahat ve stressiz bir doğum yaşadım. Sezaryendeki en büyük endişem çocuğumun benden ayrı kalmasıydı ( ilk doğumum da sezaryendi ve bebekle benim buluşmam uzun sürmüştü) Ancak Yeşim hocam anne bebek dostu sezaryen yaptıklarını bebekle benim ayrılmayacağımızı söylemişti ve öyle de oldu doğduğunda göğsüme yatırıldı ve ilk kontrolleri yanımda yapıldıktan sonra beni yürütene kadar (yaklaşık 6-7 saat kadar) hep göğsümde kaldı, ten temasımızı hiç kaybetmedik. Kısaca en başından en sonuna kadar ilgili, güleryüzlü, kafanıza takılanı rahatça sorabileceğiniz, ne zaman arasanız ulaşabileceğiniz bir hekim arıyorsanız Yeşim Gürel doğru adres